Yeni bir doku oluşumu, yani neoplazi, çeşitli nedenlerle meydana gelir. Bu süreçte, normal dokulara uyum sağlamayan ve kendisini uyaranın ortadan kalkması halinde bile büyümeye devam eden anormal doku kitleleri oluşur. Bu anormal doku kitlelerine tümör denir. Tümörler, iyi huylu (benign) ve kötü huylu (malign) olmak üzere iki ana kategoriye ayrılır.

İyi huylu tümörler genellikle histogenetik sınıflandırmaya tabi tutulur. Örneğin, fibröz dokudan çıkan iyi huylu tümörlere fibroma, kondrosit kaynaklı iyi huylu tümörlere ise kondroma denir. İyi huylu tümör hücreleri, kökenini aldıkları dokuya benzerlik gösterir. Bu tümörlerin büyüme hızları genellikle yavaştır ve bazı durumlarda hormonlara bağlı olarak büyümeleri durabilir.

Metastaz, kanserli hücrelerin başka organlara yayılma sürecidir. Bu süreçte, invazyon kabiliyetine sahip kanserli hücreler kan ve lenf damarlarına veya vücutta bulunan boşluklara yerleşerek vücudun diğer organ ve dokularına yayılır ve oralarda yeni tümörler oluşturur. Genellikle kötü huylu tümörlerin metastaz yapma oranı yüksektir.

İyi huylu tümörler, kötü huylu tümörlere kıyasla daha az otonomdur. İnvaziv değillerdir ve genellikle tedavi yöntemleri ile zararsız hale getirilebilirler. Bu nedenle, iyi huylu tümörler metastaz yapmazlar.

İyi huylu tümörlerin tedavi yöntemleri arasında cerrahi müdahale, radyoterapi ve bazı durumlarda ilaç tedavisi bulunmaktadır. Cerrahi yöntemle tümör tamamen çıkarılabilir ve bu genellikle tedavi için yeterli olur. Ancak tümörün yerleşim yeri ve büyüklüğüne bağlı olarak diğer tedavi yöntemleri de kullanılabilir.

Sonuç olarak, iyi huylu tümörler metastaz yapmazlar ve genellikle tedavi ile tamamen ortadan kaldırılabilirler. Kötü huylu tümörlere kıyasla daha az tehlikelidirler ve yaşam kalitesini olumsuz etkileme olasılıkları düşüktür.